Tarih boyunca hegemonik ve emperyal bir güç olarak karşımıza çıkan imparatorluklar, dünya siyasetinin ve coğrafyasının şekillenmesinde çok önemli bir rol oynayarak, her zaman kaosa karşı savunmak zorunda oldukları bir düzenin yaratıcısı ve kollayıcı olmaya ve yirminci yüzyılla birlikte yerlerini ulus-devlete bırakmış olmalarına karşın bu tarihsel misyonlarını yerine getirmeye devam etmişlerdir. Hatta imparatorlukla kıyaslandığında günümüzde ulus-devletin egemenliğine rağmen içinde yaşadığımız dünyayı şekillendiren dinamiklerin, imparatorluk politikaları ve imparatorluk kültürleri olduğu söylenebilir. Bu tarihsel/sosyolojik gerçekten hareketle makalede iki temel konu üzerinde durulacaktır. Birincisi, dünya tarihinin aslında bir imparatorluklar tarihi olduğu ve imparatorluk mantığının günümüz küresel siyasetinin de temellerini oluşturmaya devam ettiği görüşü savunulacak, ikincisi de özellikle son yıllarda akademik camiada çok fazla tartışılan Michael Hardt ve Antonio Negri’nin dışarısı olmayan bir iktidar mekanizması olarak tanımladıkları, temelde klasik emperyalizmi aşan, zamandan ve mekândan bağımsız, barışçıl olmak ile biyo-iktidar uygulamakla karakterize edilen ve Amerika özelinde de somutlaştırılan yeni İmparatorluk fikrine değinilecektir.Anahtar Kelimeler: İmparatorluk, Hegemonya, Emperyalizm, Küreselleşme, Hardt ve Negri’de İmparatorluk.
Empire Nostalgia: Hegemony and Empire for Michael Hardt and Antonio Negri
Abstract
The empires, which emerged as a hegemonic and imperial power throughout history, have played a crucial role in shaping world politics and geography, and being the creators and guardians of an order they created against chaos and despite they left their powers to nation-states with the twentieth century, they continued to fulfill their historical missions. Even when compared to the empire, despite the sovereignty of the nation-state today, it can be said that the dynamics that shape the world we live in are imperial policies and imperial cultures. The article will focus on two main issues based on the historical/sociological facts. First, it will be argued that world history is actually a history of empires and that the imperial logic continues to create the foundations of today’s global politics. Secondly, especially in recent years, as debated in the academic community by particularly Michael Hardt and Antonio Negri, will be dealt with the idea of the new empire, which is characterized by the implementation and is embodied specifically in the US as a power mechanism, with no outsides basically exceeding the classical imperialism, independent of time and space, peaceful with the bio-power.
Keywords: Empire, Hegemony, Imperialism, Globalization, Empire for Hardt and Negri.